main.conidition; Conflict, development pressures, and global climate change threaten this historic site.
Mağusa kentinin 1296 yılında yapımına başlanan en eski yapılarından olan kilise ve tamamlayıcı unsurları Namık Kemal Meydanı’nın kuzeybatısında yer almaktadır. Geniş bir alana yayılmış tamamlayıcı unsurlarıyla buranın bir manastır olduğu anlaşılmaktadır. Ancak yapıların çoğu kaybolmuş, belirgin olmayan kalıntıları diğer yapıların ve Osmanlı binalarının temellerinde kalmıştır. Ayakta kalmış güney duvarları ve iç açıklığı işlemeli taş işçiliğiyle dikkat çekicidir. Merkezi Lefkoşa’da olan Fransisken topluluğu, adanmış ve münzevi keşişlerden oluşmaktaydı. Kurucusu olan Aziz Francis’in Kıbrıs’ta bu topluluğu kutsadığı bilinmektedir. Barışçı tutumlarıyla önceleri etkin konumu olan topluluğun zamanla etkisi azalmıştır ancak noter kayıtlarında vasiyetnamelerde en çok tercih edilen kiliselerden olduğu anlaşılmaktadır. Çok az kalıntısı olması, buranın taşlarının da yeni yapılan kiliselerde kullanılmış olma ihtimalini güçlendirmektedir. Çatısının olduğu gibi çökmüş olması, 1735 büyük depreminde aldığı hasarın da büyüklüğünü anlatmaktadır. Doğusundan bitişik olduğu Osmanlı hamamı ve karşısındaki Venedik Sarayı ile birlikte mekanın Ortaçağ görüntüsünü pekiştirmektedir. Batısındaki tarihi Gazi İlkokulu öğrencileri, çevrelerindeki Kültürel Miras eserlerini görerek büyümekte, koruma bilinciyle yetişmektedirler.